“Kamu Yönetimleri Panoraması: Latin Amerika ve Karayipler 2024” çalışması, ekolojik geçişin zorluklarıyla yüzleşmek için hükümetlerin kamu yönetimi araçlarına güvenmeleri gerektiğine işaret etti.
“Sürdürülebilirliği ve çevresel sorumluluğu teşvik etmeyi amaçlayan kamu alımları bunun bir örneğidir” diye savunuyor.
Rapora göre, incelenen bölgedeki 19 ülkeden yalnızca 9'unun, çevresel sürdürülebilirlik kriterlerini karşılayan şirketlere öncelik verilmesi gibi “yeşil kamu alımlarına yönelik bir stratejisi var”.
Ancak araştırmaya göre, “ankete katılan tüm ülkelerin en az bir sosyal hedefi gözeten kamu alımları düzenleyici çerçeveleri var” ve en yaygın olanı çevre (%89) oluyor.
Raporda ayrıca “iklim hususlarının vergi ve kamu harcama kararlarına” entegre edilmesinin önemi de vurgulandı.
Bu noktada ankete katılan 12 Latin Amerika ve Karayip ülkesinden yalnızca 5'i (Şili, Kolombiya, Honduras, Meksika ve Dominik Cumhuriyeti) bu stratejiyi kullanırken, OECD ülkelerinin %67'si bu stratejiyi kullanıyor.
Bu ülkelerden üçü (Şili, Kolombiya ve Meksika), demokratik sistemlere sahip ve büyük çoğunluğu gelişmiş ekonomilere sahip 38 üyeden oluşan bir kulüp olan OECD'nin de üyesidir.
OECD ve IDB, iklim kriziyle mücadele stratejilerinin yanı sıra vatandaşların güveni gibi yönetişimle ilgili diğer hususları da vurguladı.
2022'de 16 Latin Amerika ve Karayip ülkesinde nüfusun %36,3'ü merkezi hükümete güvenirken, OECD ülkelerinde bu oran %47,5'ti.
Raporda, “Bölgedeki demokrasiler pekişmiş olsa da güven, %43 olan 2008 ekonomik krizinden bu yana azalmaya devam etti.” ifadesine yer verildi.
Ayrıca, yolsuzlukla ilgili kamuoyu algısı hâlâ yüksek.
Raporun aktardığı Gallup Dünya Anketi'ne (EMG) göre, 2023 yılında Latin Amerika ve Karayipler'de ankete katılan vatandaşların %75,5'i, OECD ülkelerinde ortalama %53,6'ya kıyasla yolsuzluğun kendi hükümetlerinde yaygın olduğuna inanıyor.
EMG, ülke başına yaklaşık 1.000 kişiden oluşan ulusal temsili ve olasılıksal bir örneğe dayanmaktadır.
“Sürdürülebilirliği ve çevresel sorumluluğu teşvik etmeyi amaçlayan kamu alımları bunun bir örneğidir” diye savunuyor.
Rapora göre, incelenen bölgedeki 19 ülkeden yalnızca 9'unun, çevresel sürdürülebilirlik kriterlerini karşılayan şirketlere öncelik verilmesi gibi “yeşil kamu alımlarına yönelik bir stratejisi var”.
Ancak araştırmaya göre, “ankete katılan tüm ülkelerin en az bir sosyal hedefi gözeten kamu alımları düzenleyici çerçeveleri var” ve en yaygın olanı çevre (%89) oluyor.
Raporda ayrıca “iklim hususlarının vergi ve kamu harcama kararlarına” entegre edilmesinin önemi de vurgulandı.
Bu noktada ankete katılan 12 Latin Amerika ve Karayip ülkesinden yalnızca 5'i (Şili, Kolombiya, Honduras, Meksika ve Dominik Cumhuriyeti) bu stratejiyi kullanırken, OECD ülkelerinin %67'si bu stratejiyi kullanıyor.
Bu ülkelerden üçü (Şili, Kolombiya ve Meksika), demokratik sistemlere sahip ve büyük çoğunluğu gelişmiş ekonomilere sahip 38 üyeden oluşan bir kulüp olan OECD'nin de üyesidir.
OECD ve IDB, iklim kriziyle mücadele stratejilerinin yanı sıra vatandaşların güveni gibi yönetişimle ilgili diğer hususları da vurguladı.
2022'de 16 Latin Amerika ve Karayip ülkesinde nüfusun %36,3'ü merkezi hükümete güvenirken, OECD ülkelerinde bu oran %47,5'ti.
Raporda, “Bölgedeki demokrasiler pekişmiş olsa da güven, %43 olan 2008 ekonomik krizinden bu yana azalmaya devam etti.” ifadesine yer verildi.
Ayrıca, yolsuzlukla ilgili kamuoyu algısı hâlâ yüksek.
Raporun aktardığı Gallup Dünya Anketi'ne (EMG) göre, 2023 yılında Latin Amerika ve Karayipler'de ankete katılan vatandaşların %75,5'i, OECD ülkelerinde ortalama %53,6'ya kıyasla yolsuzluğun kendi hükümetlerinde yaygın olduğuna inanıyor.
EMG, ülke başına yaklaşık 1.000 kişiden oluşan ulusal temsili ve olasılıksal bir örneğe dayanmaktadır.