Türkiye Hangi Kanunla Yönetiliyor ?

Aylin

New member
Türkiye Hangi Kanunla Yönetiliyor?

Türkiye, tarihsel olarak karmaşık bir hukuk sistemiyle yönetilen bir ülkedir. Hukuk düzeni, Osmanlı İmparatorluğu’ndan Cumhuriyet’e geçişle birlikte büyük bir değişim göstermiştir. Bugün, Türkiye Cumhuriyeti, en temel düzeyde, Anayasa ile yönetilmektedir. Ancak Anayasa yalnızca bir başlangıçtır. Türkiye’nin yönetimi, aynı zamanda uluslararası anlaşmalar, yasalar, tüzükler ve yönetmeliklerle de şekillenir. Bu yazıda, Türkiye’nin yönetim sistemi ve temel hukuki yapısını inceleyeceğiz.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası: Temel Kanun

Türkiye’nin yönetildiği en temel kanun, kuşkusuz Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’dır. 1982 yılında kabul edilen bu Anayasa, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel yapısını, yönetim biçimini ve devlete ait organların görev ve yetkilerini belirler. Anayasa, Türk milletinin egemenliğini ve bağımsızlığını simgeler. Aynı zamanda demokratik bir yönetim anlayışını benimser ve devletin, yasama, yürütme ve yargı olmak üzere üç ana erk tarafından yönetilmesini öngörür.

Anayasada, bireylerin hak ve özgürlüklerinin korunmasına yönelik hükümler de yer almaktadır. Bu da Türkiye’de hukukun üstünlüğü ilkesinin uygulanmasının temellerini atar. Anayasa değişiklikleri, halk oylaması gibi katılımcı bir süreçle gerçekleştirilir, bu da Türkiye’deki hukuki düzenin demokratik bir denetime tabi olduğunu gösterir.

Türkiye'de Yasama: Kanunlar ve Meclis

Türkiye Cumhuriyeti’nin yasama organı, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) olarak belirlenmiştir. TBMM, halk tarafından seçilen milletvekillerinden oluşur ve ülkenin yasa yapma sürecini denetler. Türkiye’de yasalar, Anayasa’nın öngördüğü çerçevede, TBMM tarafından kabul edilen kanunlarla yapılır. Bu kanunlar, tüm vatandaşları bağlayıcıdır.

TBMM, yasaların yapılmasının yanı sıra, yürütme organının denetimiyle de sorumludur. Kanunlar, yürürlüğe girmeden önce Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmak zorundadır. Eğer Cumhurbaşkanı bir kanunu onaylamazsa, TBMM’ye geri gönderilebilir ve yeniden görüşülerek onaylanabilir.

Yürütme: Cumhurbaşkanlığı Sistemi ve Yönetmelikler

Türkiye’nin yönetim biçimi, 2017 yılında yapılan anayasa değişikliğiyle birlikte Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne dönüşmüştür. Bu değişiklikle birlikte, Cumhurbaşkanı devletin başı ve aynı zamanda hükümetin başı konumuna gelmiştir. Bu sistem, yürütme yetkisini Cumhurbaşkanı’na verirken, yasama yetkisi de TBMM’ye aittir.

Cumhurbaşkanının yürütme yetkilerini kullanırken, çeşitli yönetmelikler çıkarma yetkisi de bulunmaktadır. Bu yönetmelikler, kanunların detaylarını belirlemek amacıyla uygulanır. Yönetmelikler, kanunların belirlediği çerçevede olmalı ve anayasa ile çelişmemelidir. Ayrıca, yürütme, çeşitli kamu kurumları aracılığıyla gerçekleştirilir.

Yargı: Bağımsız ve Tarafsız Bir Organ

Türkiye’de yargı, bağımsız bir organ olarak Anayasa’da düzenlenmiştir. Yargı, yasaların uygulanmasında ve denetlenmesinde önemli bir rol oynar. Anayasa, mahkemelere ve yargıçlara, davaların bağımsız bir şekilde görülmesini sağlama sorumluluğu yükler. Yargının en yüksek organı, Anayasa Mahkemesi’dir. Bu mahkeme, yasaların Anayasa’ya uygunluğunu denetler.

Diğer önemli yargı organları arasında, Yargıtay ve Danıştay yer alır. Yargıtay, ceza ve hukuk davalarında temyiz mercisi olarak görev yaparken, Danıştay ise idari yargı konusunda kararlar verir. Yargı organları, bağımsız olarak karar alır ve devletin egemenliğini sağlayan en temel unsurlardan biridir.

Uluslararası Hukuk ve Türkiye’nin Uluslararası Yükümlülükleri

Türkiye, yalnızca iç hukukla değil, aynı zamanda uluslararası hukukla da bağdaştırılmış bir hukuk sistemine sahiptir. Türkiye, Birleşmiş Milletler (BM) gibi uluslararası kuruluşların bir üyesi olarak, bu kuruluşlarla yapılan anlaşmalara uymak zorundadır. Türkiye’nin taraf olduğu anlaşmalar, iç hukukun önünde yer alabilir ve bazı durumlarda iç hukuktan üstün olabilir. Bu durum, uluslararası anlaşmaların uygulanmasını sağlayan bir mekanizmadır.

Özellikle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHM), Türkiye için büyük önem taşır. Türkiye, AİHM'ye taraf bir ülke olarak, mahkemelerde verilen kararların uygulanması hususunda sorumluluk taşır. Ayrıca, Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki Gümrük Birliği anlaşması gibi ticaret ve ekonomiyle ilgili uluslararası anlaşmalar da Türkiye'nin iç hukuk düzenini etkileyebilir.

Yerel Yönetimler ve Kanunlar

Türkiye’de yerel yönetimler de önemli bir yer tutar. Yerel yönetimler, belediyeler ve il özel idareleri gibi yapılar aracılığıyla, yerel halkın ihtiyaçlarına yönelik hizmetleri sunar. Her yerel yönetim, merkezi yönetimin belirlediği genel çerçevede kendi yönetmelik ve kanunlarını oluşturabilir. Bu yasalar, yerel düzeydeki sorunlara çözüm üretmek için gereklidir.

Türkiye'deki yerel yönetimlerin görev ve yetkileri, 5393 sayılı Belediye Kanunu ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu gibi yasalarda ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiştir. Bu kanunlar, belediyelerin sınırları içinde kamu hizmetlerini sunmalarını ve yerel halkın ihtiyaçlarını karşılamalarını sağlar.

Sonuç: Türkiye’de Hukuk Sistemi ve Yönetim

Sonuç olarak, Türkiye’nin yönetim şekli, bir dizi kanun ve düzenlemenin birleşiminden oluşmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, temel bir belgedir ve tüm yasal düzenin temelini oluşturur. Bunun yanı sıra, yasama, yürütme ve yargı organları arasındaki denetim ve denge, ülkenin hukuk düzeninin işlerliğini sağlamaktadır. Türkiye’deki hukuk, iç hukukla sınırlı kalmayıp, uluslararası anlaşmalarla da şekillenmektedir. Bu yapı, hukuk sisteminin esnekliğini ve çağdaş yönetim anlayışını yansıtır.

Türkiye’nin hukuk düzeni, hem demokratik ilkeleri hem de bireysel hak ve özgürlükleri koruma amacını gütmektedir. Devletin tüm organları, bu çerçevede birbirini denetler ve toplumun genel çıkarlarını gözetir.
 
Üst